14 Temmuz 2013 Pazar

günlerdir evden çıkmamış gibi gecesi gündüzüne karışmış durumda pek bir canı sıkkınsındır. herşeyden heryerden ve herkesten kaçar gibisin, ne gitmek ister ne de kalmak.. konuşmakla konuşmamak arasıdır istediğin insan topluluklarının arasından geçip gidersin bir başına, kiminin ses tonu yüksek, kimi anladığın dilde konuşur, kiminin dilini anlasanda konuşması sana uzak kaçar. plansızca çıkarsın belki de ya da yapman gereken bir şey için, sonrasını düşünmeden akışına bırakıp kafana eseni yaparak, savrulduğun yöne gidersin..   yürürken o yokuşu, hatırlarsın düşünürsün olanları, olacakları, kendini, insanları ve yaşamı..  anılar biriktirdiğin yere varırsın biranda,  bilmeden içindeki birşeyler sürüklemiştir belki de..   hayatına yön verdiğin önemli gün, yer ve anılardan biridir bu mekan.. sonra yerine yenilerini eklediğin daha mutlu hissetmek için başka anılar yüklediğin yerdir. ara ara kaçıp gelir huzuru bulursun, sessizlik, dinginlik ve dahası .. yalnız kalıp sessizce düşünmek istediğinde, oturursun şuradaki ahşap masalardan birine; bir şeyler yazarsın, yazdıkça yazasın anlattıkça anlatasın vardır. kelimeler cümleleri, harfler heceleri kovalarken saçmalamaya başlarsın belki de. nedenini bilmeden.. insanların bakışlarından, yalnız oturuyor olduğundan seni suçlamalarından ya da anılara dalmaktan.. durdurmak istemezsin kalemi soluksuzca yazar.. gözlerini kapatmak istemezsin, yüzüne yaşların akmasını da tabii .. bir kaçış mıdır bilinmez.. insanların konuşmadan sessiz olmasını dilerken, ben burayı böyle sevdim deyip gülümsersin içten.. saatlerce oturmak istediğin ama nedenini bilmeden bianda kalkıp gittiğin mekan.. sen nasıl birşeysin.. 14.07.13

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder